Herkes
ırkçılığa karşı olduğunu, ırkçılığın iğrenç bir şey olduğunu söyler. Birçok
ırkçı bile ırkçılık aleyhine sözler sarf eder, İnsanların bireyselliğinin önemini
vurgular. 1967 yılında yapılan "3.
Dalga" isimli deney ise bunların maalesef ki çoğu zaman sözde kaldığını,
özde uygulanmadığını gözler önüne sermekte.
20.
yüzyılın popüler ideolojilerinin insanları nasıl böylesine zalim ve korkunç
şeyler yapmaya ittiğini geçtiğimiz yüzyılda çok acı bir şekilde tecrübe etti
insanlık.
1967
yılında bir tarih öğretmeni olan Ron Jones, insanların nasıl
vahşileşebileceğini, eğer devletler sınırlanmazsa nasıl korkunçluklar oluşabileceğini
öğrencilerine derste uyguladığı ilginç bir deney ile öğretmeye karar vermiş.
Deney, Amerika'nın Kaliforniya eyaletinde bulunan Cubberley Lisesi'nde geçiyor.
Jones,
demokratik ve eğitimli toplumlarda bile her insanın totalitarizme eğilimi
olduğunu ve uygun koşullar sağlandığı zaman bu durumun ortaya çıkabileceğini
savunuyor. Deneyin ilk gününde öğrencilere artık yeni kurallar getirdiğini
söylüyor. O günden sonra kimsenin söz istemeden ve ayağa kalkmadan
konuşamayacağını, konuşmaların kısa tutulacağını belirtiyor.
İkinci
gün, bu sınıfın çok güzel ve özel olduğunu, diğer sınıflardan üstün olduğunu,
okuldaki disiplini sağlamanın onların görevi olduğunu çocuklara aşılıyor.
Öğrencilere sürekli olarak "Siz başkasınız, üstünsünüz" mesajı
veriyor.
Jones,
bu grubun bir ismi olması gerektiğini belirtir ve isim olarak, okyanusun en
güçlü ve büyük dalgası olan "Üçüncü Dalga" seçilir. Öğrenciler bunu
kısa sürede benimser ve hatta kendi logolarını yapıp, bu logoları bastırarak şehrin
sokaklarına, caddelere, dükkanlara yapıştırmaya başlarlar.
Öğrencilerine
Nazi selamını öğreten Jones, bundan sonra her yerde bu şekilde selamlaşmalarını
ister. Başlarda birkaç öğrenci buna anlam veremese de sonra hepsi kabul eder ve
uyum sağlar. Öğrenciler, bu yaptıklarından büyük keyif alır.
Grubun
isim ve selamdan sonra diğer ihtiyacının bir slogan olduğunu söyler Jones.
Sınıf, gücün, disiplin ve birlikte hareket etmekle kazanılabileceğini belirten
"Strength Through Discipline" sloganını benimserler.
Öğretmen
Jones, grupta disiplinin önemine dikkat çekerek grubun bir üniforması olması
gerektiğini ortaya koyar. Öğrenciler de
bunun üzerine atlayarak gruptaki herkesin zorunlu olarak beyaz gömlek giymesine
karar verirler.
Deneyin
üçüncü gününde olay büyük bir kitleye yayılır ve sınıftaki öğrenci sayısı
giderek artar.
Öğrenciler,
kendi gruplarına dahil olmayan öğrencilere zorbalık yapmaya, okulda bir terör
ortamı oluşturmaya başlar. Kendilerini herkesten üstün görüp, kendinden olmayanlara
eziyet ederler. Grup içinde de kurallara uymayanlara karşı sert davranışlar
sergileyip, herkesin tek tip olmasını isterler.
Öğrencilerin
davranışlarının giderek sertleştiğini ve kontrolden çıktığını gören Jones,
deneyi sonlandırmaya karar verir. Onları ikna etmekte zorlanan Jones, bunun
ulusal bir karar olduğunu söyleyerek deneyi bitirmeye çalışır.
Deneyin
son günü, okula bir televizyonla gelen öğretmen, gerçekleri açıklamaya başlar.
Üçüncü Dalga'nın bir deney olduğunu, aslında öğrencilere Nazi Almanyasını ve
totalitarizmi daha iyi anlatmak amacıyla uygulandığını söyler. Ardından
öğrencilere bir Nazi belgeseli izletir.
İzledikleri
filmde gördükleri şeyler, aslında prototipini farkında bile olmadan
uyguladıkları şeylerdir: Tek tip kıyafet, isim, üstün görme, yüceltme,
sloganlar, farklı olanı dışlama, aşırı disiplin, itaat,uyum vs.
Jones,
bu olaydan sonra okuldan uzaklaştırıyor fakat bu deneyi ile birlikte uygun
koşullar oluşursa her topluluğun ya da her devletin bir canavara
dönüşebileceğini, bireylerin içerisinde diktatör olma içgüdüsü kadar bir
diktatör tarafından güdülme içgüdüsü de olduğunu, bu sebeple devletlerin hukuk
kaideleri içerisinde sınırlanmış olması gerektiğini kanıtlamış oluyor.
Deney
ile ilgili yıllar sonra bir kitap yazılıyor ve bir de film çekiliyor.
Nazi
Almanya’sında Hitler’in ardından bağlılıkla giden toplumla bugün Hitler’e lanet
eden toplum aynı olduğu için ve gençlerin
bu gerçeği görmesi gerektiğini düşündükleri için Almanya’da tüm
okullarda gençlere öncelik olarak bu deneyin kitabı okutulmakta.
27. İstanbul
film Festival’inde jüri özel ödülünü kazanan Die Welle filmi ise kesinlikle
izlenmeye değer bir film.
3. Dalga Deneyi kapsamında yapılanlar ne kadar tanıdık geliyor öyle değil mi?
Milliyetçi
damarın kabardığı, andımız tartışmalarının gündemde olduğu şu günlerde bu
deneyden alınacak çok ders olduğunu düşünüyorum...

Siyah Önlük Giyip Andımızı Okudular (https://www.yenisafak.com/video-galeri/haber/siyah-onlukler-giyip-andimizi-soylediler-2066477)
Yorumlar
Yorum Gönder