Cemaatlerin içinden yeni bir FETÖ çıkar mı?

cemaatler ile ilgili görsel sonucu
Son zamanlarda gündemi işgal eden konuların arasında Diyanet'in varlığı/yetkileri ve cemaatlerin mevcut hali var.  Buradaki cemaatlerden kasıt elbette dini cemaatler. İnsanların bir kısmı, bütün dini cemaatlerin içinde bir FETÖ potansiyeli olduğunu, bu sebeple Diyanet aracılığı ile tüm cemaatlerin kapatılması/işlevsiz hale getirilmesi gerektiğini savunurken bir kısım insanlar da cemaatlerin dini açıdan önemli olduğunu belirtip, gereksiz olan kurumun Diyanet olduğunu ifade ediyorlar. Bu düşüncelerin hiçbiri tamamen doğru ya da tamamen yanlış değil. Hepsinin eksik/yanlış tarafları olmakla birlikte bir doğruluk payları da bulunuyor. Tüm tartışmanın temelinde şu soru yatıyor: Cemaatlerin içinden yeni bir FETÖ çıkar mı?

Özgür bir toplumda elbette hem seküler, hem de deseküler (dini) cemaatlere yer vardır.  Fakat Türkiye'de dini cemaatler, gerçekten çok kapalı yapılar ve gerçekten kullanışa çok açık bir yapıları var. Yeni FETÖ'lerin doğmaması için aslında ortada pek bir elle tutulur sebep de yok. Hükümet, bu kapalı yapıların şeffaflaştırılması yolunda adımlar atmalı. Fakat bu denetimleri yaparken  Ecevit zamanında yapılan hatalara düşmemeli. Bir de, bu denetimlerde Diyanet'e parmak sallatılmamalı. Diyanet, bir devlet kurumu ve tüm üyeleri devlet memuru. Oysa cemaatler -en azından bir ölçüde- sivil yapılar. Bu ayrım gözden kaçırılmamalı.

Yeni FETÖ'lerin oluşmaması için en önemli si; devlet kademelerine atama yapılırken, milletvekili-bakan seçilirken 'şu cemaatten, bu cemaatten' olup olmadığına bakmadan liyakat esas alınmalı.
 
Sakarya Yenihaber Gazetesi
8 Eylül 2017

Yorumlar