Belediyelerin görev, yetki ve sorumluluklarını belirleyen 5393 sayılı kanunda “Gençlik ve spora yatırım yapılması” maddesi bulunuyor. İl ve ilçe belediyeleri bu maddeden yola çıkarak spora farklı yatırımlar yapıyorlar. Bunların içinde çeşitli spor sahalarının yapılması, gençlerin spora teşvik edilmesine yönelik faaliyetlerin gerçekleşmesi, spor kursları açılması gibi yatırımların yanı sıra çoğu belediyenin kendi spor takımlarını kurması var.
Belediyeler, kurdukları spor takımlarının profesyonel liglerde mücadele etmesini sağlıyor. Bunun irili ufaklı bir çok örneği mevcut. Şehrimizde de Sakarya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde kurulan basketbol takımı bunun örneklerinden sadece biri. 2013 yılında kurulan bu takım şu anda 2. ligde mücadele ediyor. Şehirde basketbola ve Sakarya Büyükşehir Belediyespor’a karşı büyük bir ilgi var.
Belediye takımlarının oyuncu paraları, transferleri ve daha bir çok şey için belediyelerin bütçelerinden tonla para bu takımlara aktarılıyor. Bu bütçeler de elbette vatandaşın cebinden çıkan vergilerle oluşturuluyor. Hâl böyle olunca birtakım problemler de beraberinde geliyor.
Belediyelerin spor takımı kurması ve profesyonel liglerde diğer takımlarla yarıştırması, bir liberal olarak beni son derece rahatsız ediyor ve endişelendiriyor. Bu rahatsızlığın ve endişenin temelinde iki ana sebep yatıyor.
1. Devletin, belediyelerin takım kurmak sureti ile profesyonel liglerde varlık göstermesinin rekabet ortamına zarar verebilme ihtimali.
Profesyonel spor liglerinde özel teşebbüs ile kurulan ve yönetilen takımlar mali konularda bir çok sorunla boğuşup ayakta kalmaya, bir yandan da başarılı olmaya çalışırken, belediyelerin finans ettiği spor takımları mali açıdan daha rahat bir konumda bulunduğu için daha başarılı olabilmekte, bu ise haksız bir rekabet ortamı yaratmaktadır.
Birkaç küçük istisna dışında çoğu zaman bir avuç taraftara maçlarını oynayan, tribünleri neredeyse hiçbir zaman tam dolmayan bu kulüpler her şeyden önce spordan zevk almaktan bile bizi uzaklaştırıyor.
2. Şehirlerde bir çok temel sorun varken bütçenin buraya aktarılması.
Türkiye’de yerel yönetimlerle ilgili şehircilik bakımından bir çok problem ve eksiklik bulunmakta. Örnek olarak bir çok şehirde çeşmelerden akan suyun kalitesi, kaldırımların bozukluğu, sokak, cadde ve yollarda bulunan problemler bunlardan sadece birkaçı.
Belediyenin aslı görevi olarak çözmesi gereken bu ve bunun gibi problemler varken vatandaşlardan toplanan vergilerin spor takımlarına aktarılmasını ben sağlıksız bir durum olarak görüyorum. Bu paralarla halka farklı şekilde hizmetlerde bulunulabilir ya da halktan daha az vergi alınması yoluna gidilebilir.
Devletin ve belediyelerin yapabileceği en güzel iş, sportif yatırım konusunda özel teşebbüsün önündeki engelleri kaldırmaları ve bunu teşvik etmeleridir. Girişimcilerin de bu konularda istekli olması gerekir. Alternatif spor dallarına ait profesyonel liglerde yarışabilecek şehir takımları, özel teşebbüs sayesinde kurulabilir ve gençler spor faaliyetlerine kazandırılabilir.
Sakarya Yenihaber Gazetesi,
06 Ocak 2017
Yorumlar
Yorum Gönder