Türkiye, yaklaşık 2 ay sonra erken seçime gidiyor. Bu aslında beklenmeyen bir durum değil. Beklenmeyen tek durum, erken seçim kararının bu şekilde alel acele alınması. Zira, Cumhurbaşkanı Erdoğan başta olmak üzere bütün iktidar temsilcileri her fırsatta bir erken seçimin gündemlerinde olmadığını belirtiyorlardı. Erken seçim kararının alındığı günden bir gün öncesine kadar.
23 Eylül 2016 tarihinde bu köşede kaleme aldığım "AK Parti, içerisindeki FETÖ mensuplarını nasıl temizleyecek?" başlıklı yazımda 2017'nin sonlarına doğru ya da 2018 yılında bir erken genel seçime gidilmesinin muhtemel olduğunu belirtmiştim. Tahmin ettiğim gibi de oldu. Bu, biraz zorunluluktan biraz da siyasetin ince hesaplarından kaynaklanan bir erken seçim kararı.
Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile birlikte, 16 Nisan referandumunda halk oylaması ile kabul edilen sistem tam olarak uygulamaya geçecek. Yeni sistemin ilk seçimi olması sebebiyle, bu seçim oldukça önemli bir anlam taşıyor. Bu seçimlerin 2019 Kasım'ında olmasının en büyük handikapı, yerel seçimlerden sonra gerçekleşecek olmasıydı. Bu durum, gerek kulislerde gerek de halk arasında tartışılan önemli bir problemdi. Cumhurbaşkanlığı seçimi için ittifak yapan partiler, yerel seçimlerde nasıl bir tutum izleyecekti? Bu durum, siyasetin doğası gereği büyük bir kargaşaya sebep olabilirdi. Bu problemin engellenmesinin tek yolu da, Cumhurbaşkanlığı seçiminin erkene alınmasıydı. Sadece bu sebeple bile Cumhurbaşkanlığı seçiminin erkene alınması gayet rasyonel bir adım, fakat bu sürecin iktidar ortakları olan AKP ve MHP'nin uzlaşması ile değil, Bahçeli'nin çıkışı sonrasında zorunlu olarak geliştiği aşikâr. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ve milletvekillerinin ısrarla erken seçim olmayacak demesi ve 2019 Kasım'ına vurgu yapmasına rağmen Türkiye'nin erken seçime gidecek olması halka nasıl açıklanacak?
Erken seçimin, bu kadar erkene alınması ayrı bir tartışma konusu. Neden tabiri caizse, yangından mal kaçırır gibi bu kadar erkene alındı seçimler? Hükümetin, erken seçimin tarihi olarak 24 Haziran'ın neden seçildiğini halka iyi anlatması gerekiyor.
Erken seçim kararı, piyasaları oldukça olumsuz yönde etkiledi. Zira, ülkede bir istikrarsızlık olduğu algısı ortaya çıktı. Ekonomi, bir hükümetin kaderini belirleyecek olan temel etkendir. Hatırlayın, 2002'de AKP'nin hükümete gelmesini o yıl meydana gelen ekonomik kriz tetiklemişti. Hükümetin, 2 aylık bu kısa sürede "faiz baronları" gibi gerçek dışı argümanları bir kenara bırakıp, ekonomik anlamda ülkeyi rahatlatacak adımlar atması kendisi için yararlı olur. Yoksa sürekli artan enflasyon ve durmadan yükselen kur değerli 2 ay sonra eksi puan olarak geri dönüş yapabilir.
Bugünden itibaren gündemin çok yoğun olacağı 2 aylık bir periyoda giriyoruz. Gerek Sakarya yerelinde gerek Türkiye genelinde Haziran seçimleri çok şeye gebe. Bekleyip göreceğiz.
Dipnot: 24 Haziran tarihinde biz üniversite sınavına hazırlanan öğrencilerin gireceği üniversiteye geçiş sınavı vardı. Seçim kararı ile sınav da ertelendi.
Yorumlar
Yorum Gönder