Müzik dünyasında tanınan ismiyle (Ais) Ezhel... Gerçek adı ile Ömer Sercan İpekçioğlu. "Şarkılarında ve kliplerinde uyuşturucuya özendirdiği" gerekçesi ile gözaltına alındı. Bu durum, hem Türkiye'deki yargı sistemini hem de uyuşturucu ile mücadelenin nasıl olması gerektiği konusunu tekrardan gündeme getirdi.
Ezhel, Ankaralı bir rap müzik sanatçısı. İlk albümünü Mayıs 2017'de çıkartmasına rağmen kısa sürede tanınmayı ve milyonlarca kez dinlenmeye ulaşmayı başarmış bir genç. Gitar, piyano, ney, def ve darbuka gibi çok çeşitli müzik aletlerini çalabiliyor.
Yukarıda kısaca kim olduğundan bahsettiğim Ezhel, geçtiğimiz günlerde şaka gibi bir kararla şarkıları uyuşturucuya "özendiriyor" gerekçesiyle tutuklandı. (Özendirmek nasıl bir suçlamaysa, bunun kıstasları ve ölçütleri nelerse artık...)
Kontrolsüz uyuşturucu kullanımı, Dünya genelindeki büyük problemlerden biri. Türkiye'de de istatistikler hiç iç açıcı değil. Dünya'da 29,7 milyon madde bağımlısı varken, dünya üzerinde uyuşturucu sebebiyle en çok hayatını kaybeden insan listesinde Türkiye ilk sıralarda.
Devletler, bu olumsuz tablo karşısında birtakım önlemler alma ihtiyacı duyuyor. Fakat maalesef ki devletlerin iyi niyetli birçok eylemi gibi, uyuşturucu konusunda atılan adımlar da amacına ulaşmak bir yana tam tersine engellenmeye çalışılan algıya hizmet ediyor.
Nasıl mı?
İnsanlara "Yapmayın, etmeyin!" tarzı yaklaşımlarla anlatılan problemler, insanları o şeylere karşı çok daha fazla özendiriyor. Dünyada yapılan araştırmalar şunu gösteriyor: Kadına şiddet, çocuğa şiddet, tecavüz, obezite, sigara, alkol, uyuşturucu gibi meseleleri en fazla, sürekli yapılan haberler ve farkındalık kampanyaları özendiriyor.
Jesse Singal, “Awarness is Overrated" isimli makalesinde bu konunun üzerinde durarak şunu sorguluyor: Farkındalık kampanyaları ne kadar işe yarıyor?
Türkiye'de sosyal içerikli kampanyalar meşhurdur. Çocuğa şiddete, tecavüze, sigaraya, nargileye ya da uyuşturucuya karşı ünlüler ekranlarda boy göstererek farkındalık mesajları verirler. Kamu spotları ile bu algı artırılmaya çalışılır. Bunlar basında yer alıyor fakat, sonuçları ne kadar takip ediliyor ya da araştırılıyor?
ABD'de yapılan bir araştırma, bu kampanyaların bu meseleleri halkın gözünde sıradanlaştırdığı, normalleştirdiği ve hatta özendirdiği sonucuna ulaşılmış. Örneğin, yapılan bu araştırmaya göre uyuşturucuya karşı yapılan farkındalık çalışmaları, birçok çocuğu uyuşturucu konusunda meraka sürüklüyor; obeziteye karşı yapılan çalışmalar ise insanların iştahını daha da çok açıyor.
İnsanlar sigaranın zararlı olduğunu, uyuşturucunun öldürdüğünü, fast-foodların obeziteye sebep olduğunu biliyorlar. Biliyorlar fakat buna rağmen yapmaya devam ediyorlar. Asıl odaklanılması gereken nokta burası, yani insanların bunların farkında olmasına rağmen neden bunlara devam etmesi? Buna sebep olan şartların neden gerçekleştiği üzerine gidilmeli.
Uyuşturucu özelinde konuşmak gerekirse; birçok liberal uyuşturucunun yasal hale getirilmesi gerektiğini savunur. Bunu savunanlar içerisinde faydacı bir tavırla bazı uyuşturucu maddelerin insanların birtakım hastalıklarına karşı iyi geldiği gerçeğini savunanlar varken, bununla birlikte liberteryen bir yaklaşımla devletlerin uyuşturucuları yasal olmaktan çıkartmasının uyuşturucuların merdiven altına inmesine sebep olduğunu, mafyaların tekeline düşürdüğünü, bunun da uyuşturucu kullanımını artırdığını, satımının ise kontrol altına alınmasını imkansız hale getirdiğini savunanlar var.
Uyuşturucunun yasal olması gerektiğini savunanların gerekçelerini tarihsel tecrübe haklı çıkartmakta. ABD'de uyuşturucunun yasaklanmasının ardından, yasal olduğu döneme göre çok daha fazla kullanılmaya başlanması ya da uyuşturucunun yasak olduğu Türkiye'de uyuşturucunun yasal olmadığı Hollanda'ya göre nüfusa oranla daha çok uyuşturucu kullanılıyor olması bunun kanıtı niteliğinde.
Sözün özü; Ezhel'in şarkılarında ve kliplerinde yer alan uyuşturucu imgelerinin yaratmadığı özenme duygusunu devletin Ezhel'i bu sebeple içeri alması yaratmayı başardı.
Türkiye'de Ezhel'i duymayan, bilmeyen kalmadı. Bu olayı duyana kadar ismini bile bilmeyen benim gibi milyonlarca genç, bu olayın ardından onun şarkılarını dinledi, kliplerini izledi.
Türkiye'de uyuşturucu konusu, bütün tabulardan arınılmış bir şekilde tartışılmalı. Uyuşturucunun devlet denetiminde yasallaşması tartışılmalı.
Uyuşturucu konusunda gereksiz duyar kasılmasının ve salak saçma yasaklar konulmasının önüne geçilmeli.
Ezhel'e gelince... Bu saçmalığa bir son verilerek, "özendirme" gibi içi asla doldurulamayacak bir suçlama ile tutuklanan Ezhel, bir an önce özgürlüğüne kavuşmalı...
Yorumlar
Yorum Gönder