Soluk Siyah Nokta

Image result for kara delik
    "İlk kez bir kara delik görüntülendi." cümlesi haber sitelerinde, sosyal medya ortamlarında ya da televizyondaki akşam haberlerinin bir kısmında karşınıza çıkmış olabilir. Eğer tam olarak bu haberin açıklandığı 10 Nisan gününün sabahında derin bir uykuya dalmış olsaydınız ve sonraki gün uyanmış olsaydınız muhtemelen bu cümleden bile haberiniz olmayacaktı.

Kara delikler, uzayda yol alan hiçbir madde veya radyasyonun kaçamayacağı kadar büyük kütle çekim alanları olarak bilinirler. Aslında kara delikler, ölen yıldızların son dansıdır; zira büyük kütleli bir yıldızın yakıtı bittiğinde, kendi üzerine çöker ve bir kara delik işte böyle oluşur.

Türkiye'de bizler kısır siyasi tartışmalarla günlerimizi geçirirken, Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Bilim Vakfı öncülüğündeki astrofizikçiler 5 farklı şehirdeki gözlemevlerinden aynı anda alınan görüntüleri birleştirerek ilk kez bir kara deliğin fotoğrafının çekildiğini Dünya'ya duyurdular.
Bu tarihi bir gelişmeydi zira bilim tarihinde üzerine yüz binlerce makale yazılmış, belgeseller çekilmiş, bilim-kurgu romanlarına konu olmuş, 'evrendeki en gizemli nesne' olarak adlandırılan kara delikler ilk kez görüntülenmişti.

Kara deliği ilk kez görüntülemeyi başaran Event Horizon Telescope (EHT) direktörü Sheperd Doeleman bu gelişmeyi, “Daha önce görünmez olarak kabul edilen kara deliği gördüğümüzü açıklamaktan gurur duyuyorum.” sözleri ile duyurmuştu.

Gerçekten de 10 Nisan tarihine kadar kara deliklerin nasıl göründüğü konusunda hiçbir  somut fikrimiz yoktu. Sadece bilgisayarlar üzerinden tasarlanan simülasyonlar bize kara delikler hakkında kısmi fikirler veriyordu.

Uzay, sandığımızdan, hayal ettiğimizden ve hatta hayal edebileceğimizden çok daha büyük ve çok daha muhteşem. İnsanlığın ilk çağlardan beri üzerine düşündüğü ve çalıştığı uzay konusunda, geçmişe göre çok daha fazla bilgi ve fikir sahibiyiz. Her geçen gün de bilgi ve birikimimizin üzerine koymaya devam ediyoruz.

Astrobiyolojinin öncülerinden olan Carl Sagan,  Voyager 1 uzay aracı tarafından 14 Şubat 1990'da Dünya'nın uzaktan çekilmiş bir resmine bakarak meşhur "Soluk  Mavi Nokta" isimli denemesini kaleme almıştı. Bu denemesine Sagan,  "Uzayın derinliğinden bu resmi çekmeyi başardık." cümlesi ile başlamış ve "Gökbiliminin alçakgönüllü ve kişiliği geliştiren bir uğraşı olduğu söylenir. Bana kalırsa, insan kibrinin akıl dışılığını, küçük Dünyamızın uzaktan çekilmiş bu görüntüsünden daha iyi gösterebilecek bir şey yoktur." cümleleri ile son vermişti.

Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Bilim Vakfı öncülüğünde, Event Horizon Teleskopu tarafından çekilen ilk kara delik fotoğrafına bakarken ben de Sagan'ın düşüncelerine kapılmaktan kendimi alamadım.

Bu evrende sandığımızdan çok daha küçük bir yer kaplıyoruz. Bunun farkına varmak belki de Sagan'ın dediği gibi hepimizin biraz daha alçakgönüllü olmasına ve "tüm sevinçlerimizin ve acılarımızın, kendinden emin bin çeşit inancımızın, ideolojimizin ve ekonomik öğretimizin; her avcı ve her yağmacının, her kahraman ve her korkağın, uygarlığımızın mimarlarının ve tahripçilerinin, her kralın ve her köylünün, birbirine aşık olan her genç çiftin, her anne ve her babanın, umutları olan her çocuğun, her mucit ve her kâşifin, ahlak değerlerini öğreten her öğretmenin, yozlaşmış her politikacının, her bir yıldızın, her bir önderin" aslında büyüksediğimiz  kadar da büyük olmadığını anlamamıza vesile olabilir...
        
Sakarya Yenihaber Gazetesi, 17 Mayıs Cuma  

Yorumlar